StatCounter

17 Eylül 2014 Çarşamba

Yalan Yakalamada Altı İpucu

Günlük hayatta ne kadar çok yalan yakalamak zorunda kalıyoruz, farkında mısınız? Arkadaşınız, personeliniz, ailenizden biri, çamaşır makinesi tamircisi ve daha niceleri karşınıza dilikiyor ve durup dinlenmeksizin anlatıyor. Bir taraftan doğruluk eğilimi var pek çoğumuzda.İnanmak istiyoruz karşımızdakine. Bir yandan da doğru söyleyip söylemediğine dair şüpheler beliriveriyor kafanızda. Bir kurt kemirip duruyor. Sizin de başınıza geliyor mu bunlar? Aktif yöneticiliğe döndüğümden beri ben artık daha fazla yalan yakalamak zorunda kalıyorum. O kadar çok ki bazen sıkılıyorum ve baş ağrısı çekmeye başlıyorum. 

Bu görüşmeler için uzun uzun zamanınız yoktur çoğu zaman. Belki birkaç dakikanın içinde karşınızdakini değerlendirmek ve karar vermek zorunda kalabilirsiniz. Peki az zamanda doğru olması muhtemel bir değerlendirme için neler yapabilirsiniz, öğrenmek ister misiniz? Yalan yakalama işinde bir "Pinokyo Etkisi" yok. Yani herkesin yalan söyleme biçimi farkılaşabilyor. Ama en azından aşağıdaki birkaç ipucu ile daha etkili görüşmeler yapabilirsiniz.

1. İçgüdülerinize Kulak Verin: Beyin zor olan işleri bilinç altına atar. Hepimizin bilinçaltı onbinlerce, belki daha fazla insan yüzü ve davranışını barındırıyor. Yeni bir yüz ile karşılaştığınızda beynimiz çok kısa sürede bu hafızayı tarıyor ve karşımızdaki hakkında bir karar veriyor. Buna davranış bilimlerinde "ince kesit kararlar" adı veriliyor ve doğruluk yüzdesi oldukça yüksek. Bu nedenle karşımızdaki kişi hakkında içimizde bir rahatsızlık oluşuyırsa, bir şeyler bizi itiyorsa, yalan söylediğini hissediyorsanız doğru olma olasılığı yüksek. İçinize kulak kabartın.

2. Karşınızdakini Dinleyin:"lbette dinleyeceğiz, adam konuşuyor sınuçta" demeyin lütfen. Pek çoğumuz gerçek anlamda dinlemeyi bilmiyor, en azından sevmiyor. Bizler ben merkezli kişileriz, hep anlatmak ve dinlenmek istiyoruz. Karşımızdakini dinlemek için sabrımız ve zamanımız yok. Bu yüzden kişi konuşurken çoğu zaman onu dinlemek yerine ne söyleyeceğimizi düşünüyoruz. Ben konuşurken karşımızdaki kişi heyecanlı ve kesik nefesler alıyorsa anlıyorum ki dinlemiyor ve konuşmaya hazırlanıyor. Yalan konuşarak söylenir çoğu zaman. Yakalamak için önce dinlemek gerekir.Lütfen önce dinleyin.

3. Açık Uçlu Sorular Sorun: Yalan söyleyenlerin pek çoğu yalana ilişkin detayları kısaca anlatmak (daha doğrusu anlatmamak), bunun yanında gereksiz detayları uzun uzun anlatmak yolunu tercih ederler. Eğer siz de evet hayır sorularını art arda sıralarsanız bu onların işine gelebilir. Anahtar, açık uçlu sorularla uzun uzun konuşturmak, detay almaya çalışmak ve çelişkileri yakalamaktır. 

4. Olayı Tersine Sıra İle Anlattırın: Yalan  söylemek oldukça zahmetlidir ve zihni oldukça zorlar. Biz buna "Bilişsel Yük" diyoruz. Bilişsel yük arttıkça kişilerin davranışları yavaşlar, göz bebekleri büyür ve cevap vermede gecikmeler sezilir. Bu nedenle kişinin bilişsel yükünü artırmaya yönelik bir şeyler yapın. Örneğin anlattığı olayı tam ters sıra ile anlatmasını isteyin. Anlattığı mekanın krokisini çizmesini isteyin. Detay sorarak zihnini yorun.

5. Göz Kontağı Kurun: "Gözlerimin içine bak ve anlat!" tarzı Yeşilçam usulu yalan yakalama olayını bilim yerle bir etti. Yalan söyleyenler, doğru söyleyenlere nazaran daha az gözlerini kaçırıyorlar. Öte yandan göz kontağı kurnak yoğunlaşmanın ve konsantrasyonun önünde ciddi bir engel. Bu nedenle soru sorduğunuzda göz kontağını devam ettirmek için zorlayın.  Yalan söyleyenler daha çok kendi içlerine yönelmek zorundadırlar ve bu esnada cansız objelere gözlerini yönlendşrmeye gayret ederler.

6. Hayatın Akışına Aykırı Hikaye: Hayat doğrusal ilerler. İlerlerken her şey uçuca birbirine eklenir. Bu nedenle dinlediğimiz bir doğru hikaye çoğunlukla bize garip gelmez. Ama yalan, nehrin akışının aksine doğru yürümektir. Her yerinden dökülür. Bu nedenle yalan hikaye kulağınıza tuhaf gelebilir. Eğer kafanıza uymadıysa yeniden anlattırın. Daha da fazla dökülecektir.

Son olarak asla unutmayın: "Kusursuz Yalan Yoktur"
Daha fazla gönderi okumak için bağlantıya tıklayın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder